Thursday, June 18, 2009

A Challenge: Empty space for lovers

Curving the space
Inside and Outside
A Curvy Outside effect
An Intraverted Inside effect
Strechin out
Inside becomes outside
Crossing a tunnel without traversing the interior membrane
There is no challenge, so leave it a side;

Jumping to reach, to touch
Filling in the blanks

A fat one will come and destroy you

A story of dependance will then be created

Thinner ones will not suffise

Depending on the circumstances

They will just occupy some regions

Leaving some others untouched

The unity will suffer

Enlargement needs further obesity

That is what we call progress

Wednesday, June 03, 2009

BOBOLOJİ

BOBO küçük ve asil bir ruhtu

Hayatın sorumluluğunu fazlasıyla almış

Bazı şeylere hakkı olduğunu, bazı şeylere hakkı olmadığını düşünebilecek kadar olgun

Bir o kadar da çocuk ve hata yapmayı özleyen bir çocuk gibi.

Şantiye çalışanları takmıştı ona BOBO adını.

Tuttukları takıma referans verir gibi.

Gel BOBO git BOBO

Şantiyeciler ondan sıkıldı

Daha doğrusu BOBO gerçek bir sevgi buldu

Tüylü burnu, bol kirpikli gözleri o sevgiye yapıştı.

O sevgiyle büyüyen diğer tüylü burunlara alıştı

Ama BOBO'nun sınırlarını bilmesi gerekiyordu

Şımarık olamayacak kadar dikkatli olması gerekiyordu

Çocuk gibi şımarırken bile dur deyince durması gerekiyordu

Hastalığında bile sorun çıkarmadan sessizce ve sedasızca susması gerekiyordu

Havlamasında bile acıyla karışık bazı korkuları ses tonuna yansıtmaması gerekiyordu

Olgunca yaşayıp

Çabucak ve olgunca ölmesi gerekiyordu

Saçmalık yapacak vakit bulamadan

Çekip gitmesi gerekiyordu

Sakince, sessizce, olgunca

Küçük prens gibi

Sevgiyi tam tattığı yerde yok olması gerekiyordu

Sessizce ve yürek deşerek...

Immunity Love and Pain

Çağrışımlar ve izdüşümleri düz bir çizgide gitmezler

İlk izdüşümü son izdüşüme bağlayan mutlak bir istek vardır.

Serbestlik sadece ipin ucundan tutup onu çeke çeke ilerlemektir.

Arada düğümler çözerek

İpin ucundan tutarak, değerek, uçmadan serbestlik ne kadar serbestlikse


Uçmak bile bir mücadeledir aslında

Yer çekimine karşı kanat çırpmak

Özgürlüğü yer çekimine karşı kazanmak

Bağımlı Özgürlük



Bağışıklık

Acıya veya hastalığa karşı geliştirilen his ve tepkime yoğunluğunun azalma ve kaybolma

durumudur.

Bağışıklık kazanan organizma için ne eski bir acı acıdır ne eski bir hastalık hastalıktır.

Mücadele yok olur, çünkü eskiden mücadele edilen şeye karşı çoktan etkisizleştirici kodlar bulunmuş ve de maske yüzle birleşmiştir artık.

Hareket, eski kodları biriktirerek, yeni kodları önüne katarak yürümektir.

Hiç kod kalmadığında sanki kod varmış gibi hareketimsi şeyler yapmanın adı da ya simülasyon ya da mekanik bir varoluş mücadelesidir.

YENİ olanın çekici olmasına kimse kızmasın.

ESKİ olanı yitirten şeydir bağışıklık

Bağışıklığa uğramış bir sevgi yoktur mesela

Ölümde ve ayrılıkta acı vermeyen bir sevgi

Yalnızca ve yalnızca bağışıklığa uğramış bir acı vardır.

Sevgiyi psikolojiden kurtaran ve felsefenin sonsuzluğuna emanet eden...